Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında, Türkiye'nin ulusal güvenlik politikaları ve bölgesel meseleler ele alındı. Toplantıda, terörle mücadele süreci, Suriye'nin toprak bütünlüğü, Irak'ın güvenliği, Gazze'deki insani kriz ve Kıbrıs'taki çözüm süreçleri gibi kritik konular değerlendirildi. MGK bildirisi, Türkiye'nin terörizme karşı kararlı duruşunu ve bölgesel barışa olan katkılarını vurguladı.
Terörle Mücadelede Kararlılık Vurgusu
Toplantının ardından yayımlanan MGK bildirisi, "Milletimizin istikbalinin önündeki terör duvarının tamamen yıkılması" hedefinin önemine dikkat çekti. Bildiride, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altındaki çalışmaların da katkısıyla "terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda güçlü bir irade sergilendiği belirtildi. Ayrıca, PKK/KCK, FETÖ ve DEAŞ gibi terör örgütlerine karşı hem yurt içinde hem de yurt dışında yürütülen operasyonların kararlılıkla sürdüğü ifade edildi.
Gazze'deki İnsani Kriz ve Uluslararası Sorumluluk
Toplantıda, İsrail'in Gazze'deki eylemlerinin yarattığı insani felakete de değinildi. MGK bildirisi, bu durumun durdurulması ve sorumluların hesap vermesi gerektiği vurgusunu yaparak, uluslararası kamuoyunun acil harekete geçmesi gerektiğini belirtti. Türkiye, adil ve kalıcı barış için atılacak olumlu adımlara katkı sunma taahhüdünü yineledi.
Kıbrıs’taki Çözüm Süreci ve Türkiye’nin Desteği
Bildiride, Türkiye'nin Kıbrıs meselesindeki tutumu da ele alındı. Kıbrıs Türklerinin egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüsüne dayalı iki devletli çözüm modeline verilen destek tekrar vurgulandı. Türkiye, Ada'daki barış ortamını olumsuz etkileyecek adımlara karşı kararlı bir tutum sergileyecek.
Bölgesel Gelişmeler ve Türkiye'nin Rolü
Toplantıda ayrıca, Suriye'nin toprak bütünlüğü ve Irak'ın güvenliği konuları da masaya yatırıldı. Türkiye'nin komşu ülkeleri bölgesel çatışmalara çekme girişimlerine karşı destek vermeye devam edeceği kaydedildi. Rusya-Ukrayna Savaşı ile ilgili gelişmeler de ele alınarak, çatışmanın yayılma riskine karşı duyulan endişeler dile getirildi. Türkiye, barış için daha fazla sorumluluk üstlenmeye hazır olduğunu ifade etti.
Ermenistan ile yürütülen normalleşme süreci çerçevesinde, Azerbaycan ile Nahçıvan arasında engelsiz ulaşım sağlayacak ulaştırma hattının önemi de vurgulandı. Ayrıca, Bosna-Hersek'teki son gelişmeler değerlendirildi ve Türkiye'nin bu ülkenin egemenliği, toprak bütünlüğü ve anayasal düzenine verdiği desteğin önemi bir kez daha teyit edildi.