Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nde (GKRY) bulunan hapishanelerdeki durumun ciddiyetine dikkat çekerek, "Rum hapishanelerindeki vatandaşlarımız zulümle karşı karşıya." ifadesini kullandı. Bu açıklama, Tatar'ın Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs Şahsi Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından geldi.
Görüşmenin İçeriği ve Üçlü Toplantı
Ersin Tatar, Cuellar ile yaptığı bir saatten uzun süren görüşmede, Kıbrıs meselesinin yanı sıra BM nezdinde taraflar arasında yapılması planlanan görüşmeler ve yeni sınır kapılarının açılmasına dair konuları ele aldıklarını belirtti. Tatar, 26 Eylül’de BM Genel Sekreteri ve heyetiyle, 27 Eylül’de ise GKRY lideri Nikos Hristodulidis ile üçlü bir toplantı gerçekleştireceklerini açıkladı. Bu toplantıların, Kıbrıs sorununa dair çözüm arayışlarının yeniden canlanması açısından önemli bir fırsat sunduğu ifade ediliyor.
Rum Hapishanelerindeki Durum
Tatar, Cuellar ile yaptığı görüşmenin ardından gazetecilere yaptığı açıklamalarda, GKRY hapishanelerindeki koşulların kabul edilemez olduğunu vurguladı. "Rum hapishanelerindeki vatandaşlarımız büyük bir sıkıntı yaşıyor. Hapishanedeki şartlar ve oradaki muamele, KKTC vatandaşlarının zulme maruz kaldığına dair ciddi endişeleri beraberinde getiriyor." dedi. Bu bağlamda, Tatar, Cuellar'dan, KKTC vatandaşlarının insani koşullarda muamele görmesi için gerekli adımları atmasını talep etti.
Cuellar'ın Açıklamaları
Görüşmenin ardından Maria Angela Holguin Cuellar, basına yaptığı açıklamada, Tatar ile görüşmenin olumlu geçtiğini ifade etti. Cuellar, Genel Sekreter Guterres’e Ada'daki durum hakkında bir rapor hazırlamak üzere Kıbrıs'ta bulunduğunu belirtti. Ayrıca, Tatar ile Rum Yönetimi Başkanı Hristodulidis arasındaki görüşmelerin yeniden başlaması temennisinde bulundu ve bu konuda çalışmaların devam edeceğini açıkladı.
Bu gelişmeler, Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik uluslararası effortsların yeniden hız kazanabileceği bir dönemin habercisi olarak değerlendiriliyor. Tatar'ın ifade ettiği endişeler ve Cuellar'ın olumlu yaklaşımı, iki taraf arasında daha yapıcı bir diyalog ortamı oluşturma umudunu artırıyor.