Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin başkenti Lefkoşa'da, 1949 yılından bu yana süregelen iskemlecilik mesleği, Nevzat Salih'in oğlu Özkan Öke tarafından devam ettiriliyor. 68 yaşındaki Öke, babasının mirasını geleceğe taşımak ve bu geleneksel sanatı genç nesillere aktarmak için çaba harcıyor. Özkan Öke, hasır iskemlelerinin kalitesine ve el işçiliğinin önemine dikkat çekerken, gençlerin zanaat öğrenmelerinin gerekliliğini vurguluyor.
İskemlecilik Geleneği ve Aile Bağları
Özkan Öke, babasının 1949 yılında açtığı atölyede doğduğundan beri bu mesleğin içinde yer aldığını belirtiyor. "Babam bu mesleğe her şeyini adadı. Ben ise doğduğum günden beri atölyede büyüdüm. Hasırın kokusu, çocukluğumdan beri hayatımda" diyen Öke, bu geleneği sürdürmenin kendisi için büyük bir sorumluluk olduğunu ifade ediyor. Aile mirasının sadece maddi değil, manevi bir değer taşıdığını vurgulayan Öke, babasının geçirdiği menenjit hastalığı sonrası işitme kaybı yaşadığını ve bu sebeple eğitim hayatına devam edemediğini belirtiyor.
Malzeme Seçimi ve Üretim Süreci
Öke, hasır iskemlelerinin yapımında kullanılan malzemelere de değiniyor. Adaya özgü ağaç türleri arasında dut, zanzalak, çınar ve ceviz gibi ağaçların öne çıktığını dile getiren Öke, günümüzde bu ağaçların azalması nedeniyle ithalat yapmak zorunda kaldıklarını belirtmektedir. "İskemle yapmadan bir gün önce malzemeleri ıslatıyoruz, böylece rahat çalışabiliyoruz. En elverişli ağaç gürgendir" ifadelerini kullanarak işin teknik detaylarına da dikkat çekiyor.
Mesleğin Geleceği ve Çırak Yetiştirme
İyi bir ustanın günde bir sandalye üretebildiğini söyleyen Öke, adada evlenen her çiftin mutlaka hasır iskemle tercih ettiğini belirtiyor. Son yıllarda plastik sandalyelerin yaygınlaşmasıyla birlikte işlerin azaldığını, ancak hasır iskemlelerin sağlıklı olduğu gerçeğinin insanlarda yeniden fark edilmeye başlandığını aktarıyor. Özkan Öke, iki oğlunun bu mesleği bilmesine rağmen mühendislik alanında kariyer yapmayı tercih ettiğini ifade ediyor. "Ben iki çırak yetiştirdim. Onların da gençlere bu mesleği öğretmelerini isterim" diyen Öke, böylece mesleğin devamlılığını sağlamayı amaçlıyor.
Baba Mirası ve Gurur Duyulan Eserler
Özkan Öke, babasının yaptığı iskemlelerin tamir için kendisine geldiğini ve bunun kendisi için gurur kaynağı olduğunu dile getiriyor. "Neredeyse 50-60 yıllık iskemleler ilk defa tamire geliyor. Babamın yaptığı bir sandalyeye tekrar hayat vermek, bana mutluluk veriyor" diyen Öke, bankacılık kariyerine rağmen iskemle ustalığının kendisi için ayrı bir değer taşıdığını belirtiyor. "Bir şey üretmek güzeldir. Çırak olmak için talep çok ama yerimiz yeterli değil" diyerek, mesleğin büyümesi için destek bulmayı umduğunu ifade ediyor.
Gençlere Tavsiyeler
Özkan Öke, gençlere meslek seçimlerinde zanaat öğrenmelerini tavsiye ediyor. "Okula giderken bir zanaatkarın ya da esnafın yanına girerek işi öğrensinler. Bunda 'altın bilezik' derler. Bu şekilde başarılı olurlar" diyen Öke, kendi yaşamında bu mesleği sürdürmeye kararlı olduğunu ve bu alandaki bilgi birikimini gelecek nesillere aktarmanın önemini vurguluyor. "Ömrüm yettiğince bu işi yapacağım, zanaatkar olarak oksijenim burada" ifadeleriyle, mesleğine olan bağlılığını bir kez daha ortaya koyuyor.
