Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Hasan Taçoy, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) adayı Tufan Erhürman’ın müzakere masasına oturma koşullarıyla ilgili çelişkili tutumunu eleştirdi. Taçoy, Erhürman’ın önceden önerilen ve Rum tarafınca reddedilen dört ön koşulu masaya sürmesinin anlaşılmaz olduğunu belirtti.
Erhürman’ın Ön Şartları ve Eleştiriler
Taçoy, CTP adayı Erhürman’ın masaya oturma konusundaki tutumunu eleştirerek, “Kabul edilmeyeceğini bildiğiniz şartlar öne sürerek masayı nasıl kuracaksınız?” sorusunu yöneltti. Taçoy, CTP’nin seçim çalışmalarına erken bir hevesle başladığını, ancak adayda yorgunluk ve tükenmişlik belirtilerinin göründüğünü ifade etti. İlk başlarda “koşulsuz olarak masaya oturacağım” diyen Erhürman’ın son günlerde belirttiği “masaya oturma şartları” dikkat çekici bir değişim olarak değerlendirildi.
CTP’nin Dört Noktası
CTP’nin adayı, masaya oturmak için öne sürdüğü şartları “dört nokta” başlığı altında topladı. Bu şartlar arasında, siyasal eşitliğin kabulü, yakınlaşmaların onaylanması, bir takvim üzerinde mutabakata varılması ve masadan kalktıklarında statülerinin ne olacağının önceden belirlenmesi yer alıyor. Taçoy, Erhürman’ın bu şartların tümünün kabul edilmeden masaya oturmayacağını belirtmesinin, müzakerelerin sağlıklı bir şekilde ilerlemesini engelleyebileceğini vurguladı.
Rum Yönetimi ile İlişkiler
Taçoy, CTP’nin “iki devletli çözüm” önerisini eleştiren Erhürman’ın, aniden masaya oturmak için şartlar sıralamasının çelişkili olduğunu savundu. “Gerçekleri öğrenmeden sadece kitaplarda yazanlarla yola çıkmamalısınız” diyen Taçoy, Erhürman’a yönelttiği sorularda, CTP’nin nasıl birden bire dört maddelik bir ön şart listesi hazırladığını sorguladı. Bu durum, müzakerelerde karşı tarafın daha önce defalarca reddettiği şartların tekrar gündeme getirilmesini anlamlandırmak açısından önemli bir sorun teşkil etti.
Sonuç olarak, Taçoy, CTP adayının ön şartlarını gündeme getirirken Rum tarafının bu şartları kabul etmeyeceğini bildiğini hatırlatarak, “Halkıma verdiğim sözü tutamadım” diyerek istifa edip etmeyeceğini sordu. Taçoy’un bu açıklamaları, Kıbrıs müzakerelerinde tarafların tutumlarının ve stratejilerinin nasıl şekillendiğine dair önemli bir tartışma başlatma potansiyeline sahip.