2023 yılı itibarıyla Ankara ve Atina arasında diyalog ve diplomasi odaklı bir süreç başlatıldı. İkili mekanizmaların işletildiği bu süreçte, Yunanistan'ın kıta sahanlığına dair iddiaları dikkat çekiyor. Özellikle Yunan hükümetinin, rasyonellikten uzak bir tutum sergileyerek, 'gayrıaskeri statüdeki' adalarda askeri varlık bulundurmayı sürdürmesi, Türkiye ile olan ilişkilerde gerginlik yaratıyor.
Koca Piri Reis'in Araştırma Faaliyetleri
Türkiye, Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü bünyesinde faaliyet gösteren Koca Piri Reis araştırma gemisi ile Ege Denizi'nde önemli hidrografik araştırmalar gerçekleştirmeyi hedefliyor. Geminin, Santorini Adası yakınlarında meydana gelen depremlerin Türkiye'yi etkileyip etkilemeyeceği konusunda çalışmalar yapacağı bildirildi. Bu tür bilimsel araştırmalar, bölgedeki jeolojik ve çevresel dinamiklere dair önemli veriler sunmayı amaçlıyor.
Kıbrıs Adası'ndaki Sismik Araştırmalar
Öte yandan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) tarafından 20 Eylül'de yapılan açıklamada, Norveç bayraklı Ramform Hyperion adlı geminin Kıbrıs Adası'nın güneyinde sismik araştırmalar yürüteceği duyuruldu. Bu bölge, Kıbrıs Türklerinin de eşit hak sahibi olduğu kıta sahanlığını kapsamaktadır. Türkiye, bu durumla ilgili olarak KKTC ve Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı tarafından ruhsatlandırılan hidrokarbon sahalarının da içinde yer aldığı araştırmalara karşı gerekli protestoları gerçekleştirdi.
Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, bu tür faaliyetlerin bölgedeki jeopolitik dengeleri etkileyebileceğini belirterek, KKTC ve Türkiye'nin haklarını korumak adına tedbirler alındığını ifade etti. Yunanistan'ın, Türkiye'nin bilimsel çalışmalarını engellemeye yönelik çabaları ise, bölgedeki diplomatik ilişkilerin daha da karmaşık bir hale gelmesine yol açıyor.