Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) savunma bütçesinde son yıllarda kaydedilen önemli artışı gündeme getirerek, Rum kesiminin 2020-2025 yılları arasında silahlanma için 3,5 milyar dolardan fazla bir kaynak ayırdığını belirtti. Tatar, bu durumun Ada'nın yeniden bir çatışma sahasına dönüşmesine yol açabileceği uyarısında bulundu.
Silahlanma ve Tehditler
Tatar, GKRY'nin silahlanma faaliyetleri hakkında, "GKRY adeta bir silah deposuna dönüşmüş durumda" ifadesini kullandı. Kıbrıs Türk halkının tehditlere boyun eğmeyeceğini vurgulayan Tatar, Rum yönetiminin silahlanmasının sadece kendilerine zarar vereceğini söyledi. Rum tarafının, barış yerine silahlanmayı tercih ettiğini ve bu durumun bölgedeki istikrarı tehdit ettiğini ifade etti.
Askerî İşbirlikleri ve Üslerin Kullanımı
Tatar, Rum yönetiminin bir dizi uluslararası güçle işbirliği içinde olduğunu vurgulayarak, "Mari’deki Florakis Deniz Üssü ile Baf’taki Andreas Papandreu Hava Üssü artık sadece Rum ordusuna değil, Amerikan, Fransız ve İsrail güçlerine de açık hale getirilmiştir. Kıbrıs’ın güneyi bölge dışı güçlerin ileri karakoluna dönüştürülmüştür." dedi. Bu bağlamda, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de dışlanamayacağını ve bölgedeki güç dengesinin korunması gerektiğini dile getirdi.
Silah Tedarik Süreci
GKRY, son aylarda ABD’ye kapsamlı bir silah listesi sunmuş durumda. Askerî kargo uçakları, helikopterler, obüsler ve zırhlı personel taşıyıcıları için görüşmeler yürütülüyor. Rum yönetimi, ayrıca ABD’nin Fazla Savunma Malzemeleri (EDA) Programı kapsamında bazı sistemleri hibe yoluyla edinmeyi hedefliyor. Baf’taki Andreas Papandreou Hava Üssü’nün savunma kapasitesini artırmak için radar ve füze sistemlerinin de gündeme geldiği bildiriliyor.
İsrail ile Savunma İşbirliği
Rum kesimi, İsrail’den sipariş ettiği Barak MX hava savunma sistemlerinin ikinci partisini geçtiğimiz ay teslim aldı. Bu sistemlerin, Ada’daki mevcut Tor-M1 ve BUK M1-2 bataryalarının yerini alması bekleniyor. Ayrıca, İsrail ile GKRY arasındaki savunma işbirliği, yalnızca füze sistemleriyle sınırlı kalmayıp, Tel Aviv’in KKTC’deki Türk askeri iletişimini takip etmek için kurduğu siber güvenlik merkezi ile de genişliyor. Bu merkezin ABD ve Yunanistan ile koordineli çalışacağı ve 2025 sonunda tam kapasiteye ulaşacağı ifade ediliyor.
Stratejik İttifaklar ve NATO Hedefleri
GKRY’nin silahlanma politikası, bölgesel ittifaklarla paralel bir seyir izliyor. ABD, Andreas Papandreou Üssü’nü modernize ederek İsrail ve Yunanistan’ın kullanımına açmış durumda. Bu üs üzerinden Doğu Akdeniz’de ortak tatbikatlar gerçekleştirilirken, radar uçuşları ile Türkiye, Suriye ve Lübnan izleniyor. Bu gelişmeler, NATO’nun doğu kanadını güçlendirme stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Türk Devletleri ile İlişkiler
KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları Konseyi’nin 12. Zirvesi’nde yaptığı açıklamalarda, Azerbaycan’ın KKTC’ye olan ilgisinin arttığını belirtti. Tatar, "1 millet, 3 devlet" anlayışının yaygınlaştığını ve bu ilişkinin hem Azerbaycan hem de KKTC için önemli bir gelişme olduğunu ifade etti. Bu durum, bölgedeki Türk devletleri ile ilişkilerin güçlenmesi açısından dikkat çekici bir adım olarak değerlendiriliyor.
