Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Habertürk'e yaptığı açıklamada, Gazze'de yaşanan olayların Türk askerinin adadaki varlığının gerekliliğini bir kez daha gözler önüne serdiğini belirtti. Tatar, ayrıca, İsrail'in Kıbrıs Rum Kesimi’nde hava savunma sistemi konuşlandırma kararına ilişkin Türkiye'nin onayı olmadan böyle bir adım atılmaması gerektiğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Tatar, 27 Eylül'de New York'ta gerçekleştirilecek üçlü Kıbrıs Zirvesi ve yaklaşan KKTC Cumhurbaşkanlığı seçimi hakkında da değerlendirmelerde bulundu.
KKTC ve Rum Yönetimi Arasındaki Diyalog Süreci
Tatar, KKTC ile Rum Yönetimi arasındaki müzakerelerin tarihine değinerek, federasyon çerçevesinde bir anlaşma sağlama çabalarının sonuçsuz kaldığını ifade etti. 1968’den 2017 Crans Montana dönemine kadar süregelen federasyon görüşmelerinin hiçbir netice vermediğini belirten Tatar, Kıbrıs Türk halkına yönelik baskıların arttığını ve bu durumun haksızlık oluşturduğunu savundu. Tatar, adada yaşanan izolasyonların her geçen gün daha da derinleştiğini ve KKTC'nin güçlenmesini istemeyen güçlerin var olduğunu ifade etti.
İsrail'in Hava Savunma Sistemi ve Güney Kıbrıs
Ersin Tatar, Güney Kıbrıs'ın İsrail ile yaptığı anlaşmayı eleştirerek, bu tür bir sistemin Türkiye'nin onayı olmadan adaya yerleştirilmesinin kabul edilemez olduğunu dile getirdi. Tatar, bu durumun Kıbrıs Rum Yönetimi'nin Türkiye ile olan ilişkilerini zayıflattığını ve adanın güvenliğini tehdit edebileceğini kaydetti. Ayrıca, Güney Kıbrıs’ın bu şekilde hareket etmesinin, adanın uluslararası ilişkilerini olumsuz etkileyebileceği konusunda uyarıda bulundu.
KKTC Cumhurbaşkanlığı Seçimi ve İki Devletli Çözüm
19 Ekim’de gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerine de değinen Tatar, iki devletli çözüm politikasını savunmaya devam edeceğini belirtti. Tatar, önceki süreçlerde yaşanan deneyimlerin, federasyon anlayışının artık geçerliliğini yitirdiğini gösterdiğini ifade etti. Seçimlerin ardından ortaya çıkacak yeni yönetimin, Türkiye'nin garantörlüğünü sorgulamasına neden olabileceğini belirten Tatar, bu durumun KKTC için tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini vurguladı.
Son olarak, Tatar, Kıbrıs sorununun çözümü için uluslararası alanda seslerini duyurmaya devam edeceklerini belirterek, her yıl Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ile görüşme fırsatını değerlendirerek, KKTC’nin haklarını savunmaya devam edeceğini ifade etti. Tatar, dış politika alanındaki gelişmelerin yanı sıra, adadaki iç dinamiklerin de dikkatle takip edilmesi gerektiğini hatırlattı.