Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) basınında yer alan bilgilere göre, İsrail'in GKRY'ye Barak MX hava savunma sistemi sevkıyatı gerçekleştirdiği bildirildi. Bu gelişme, Doğu Akdeniz'deki jeopolitik gerilimleri artırırken, İsrail ve GKRY arasındaki iş birliğinin derinleştiğine işaret ediyor. Özellikle, İsrailli yetkililerin Türkiye'nin de bu süreçte hedef alındığını belirtmesi dikkat çekiyor.
Barak MX Hava Savunma Sistemi ve Sevkiyat Detayları
İsrail'in gerçekleştirdiği sevkiyat, GKRY'nin Limasol Limanı üzerinden gerçekleştirildi. Omega televizyonu ve Cyprus News gibi yerel medya organları, Barak MX hava savunma sisteminin güvenlik önlemleri altında GKRY iç bölgelerine sevk edildiğini duyurdu. Hürriyet’in aktardığına göre, sosyal medya üzerinden paylaşılan bir videoda, bu sistemlerin Limasol üzerinden taşındığı gözlemlendi. Barak MX'lerin, 460 kilometrelik gözetleme menziline sahip olduğu ifade ediliyor. Bu durum, GKRY üzerinden Türkiye hava sahasını da kapsayan bir "gözetleme şemsiyesi" oluşturuyor.
İsrail'in Askeri Stratejisi ve Türkiye'ye Yönelik Tehditler
İsrail Havacılık Sanayii’nin (IAI) eski dış ilişkiler başkan yardımcısı Shay Gal, yaptığı açıklamalarda, İsrail’in Kıbrıs’ın kuzeyine yönelik askeri planlar hazırlaması gerektiğini savundu. Gal, bu planların Türkiye’den gelecek olası takviyeleri durdurmayı ve Kuzey Kıbrıs’taki Türk varlığını zayıflatmayı amaçladığını belirtti. Bunun yanı sıra, NATO’nun 5. maddesinin Türkiye'yi korumayacağına dair ifadeleri, Ankara'dan tepkilere yol açtı. Prof. Hüseyin Işıksal, bu iş birliğini “kutsal olmayan ittifak” olarak nitelendirirken, KKTC’nin tanınması yönünde çağrıda bulundu.
GKRY'nin Resmi Açıklamaları ve İş Birliği Vurgusu
GKRY lideri Nikos Hristodulidis, sevkiyatın resmi onayını vermemiş olsa da, yerel basında bu iş birliğinin doğrulandığını belirtti. Hristodulidis, Kıbrıs'ın caydırıcı gücünü desteklemek için gerekli her şeyi yapacaklarını vurguladı. Barak MX hava savunma sistemlerinin, Aralık 2024’teki ilk teslimatın ardından adaya gönderilen ikinci parti olduğu kaydedildi. Bu durum, bölgedeki askeri dengeleri etkileme potansiyeline sahip.
İsrail ve GKRY arasındaki bu gelişmeler, Doğu Akdeniz'deki jeopolitik gerilimleri artırırken, Türkiye’nin bölgedeki askeri ve diplomatik stratejilerini gözden geçirmesine neden olabilir. Özellikle, bölgedeki Türk varlığının korunması ve jeopolitik dengelerin sağlanması açısından bu tür sevkiyatların etkileri uzun vadede dikkate alınmalıdır.