ABD Kongresi, Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ne yönelik silah ambargosunu kalıcı hale getirebilecek yeni bir yasa tasarısını değerlendirmeye aldı. Bu tasarının kabul edilmesi durumunda, Rum Kesimi’ne yönelik silah satış ambargosu beş yıl boyunca geçerli olacak ve yıllık yenileme gerekliliği ortadan kalkacak.
Tasarı Hakkında Bilgiler
ABD Senatosu’na sunulan iki partili yasa tasarısı, Demokrat Senatör Cory Booker ve Cumhuriyetçi Senatör Jerry Moran tarafından hazırlandı. Tasarı, Senato Dış İlişkiler Komitesi’ne iletildi ve komitenin düzenlemeyi oylaması bekleniyor. Eğer tasarı onaylanırsa, Senato Genel Kurulu'na aktarılacak. Bu düzenlemenin, ABD ile Güney Kıbrıs Rum Kesimi arasındaki askeri iş birliğini güçlendirmesi ve ambargonun yıllık onay gereksinimini kaldırarak istikrarlı bir çerçeve oluşturması hedefleniyor.
Rum Lobisi ve Meclis Çalışmaları
Tasarı, Temsilciler Meclisi’nde Rum asıllı Kongre üyesi Chris Pappas tarafından yürütülen benzer bir girişimle paralel bir seyir izliyor. Pappas, aynı düzenlemeyi "State Department Reauthorization Act" adlı yasa tasarısına eklemiş durumda. Ancak, Senato'daki düzenlemenin net bir karşılığı henüz bulunmuyor. Bu durum, yasa teklifinin ilerleyebilmesi için iki olasılığı gündeme getiriyor: Tasarının hem Meclis hem de Senato’da bağımsız olarak kabul edilmesi ya da Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası (NDAA) içine ek madde olarak dahil edilmesi.
Mevcut Düzenlemelerdeki Değişiklikler
Booker-Moran tasarısının, komiteden geçmesi ve Temsilciler Meclisi’nde onaylanan maddeyle uyumlu hale gelmesi durumunda, Rumlara silah satışına yönelik uzun vadeli engellerin kalkması öngörülüyor. Yeni düzenleme, 2019 tarihli Doğu Akdeniz Güvenlik ve Enerji Ortaklığı Yasası (EastMed Act) ile 2020 tarihli NDAA maddelerinde değişiklikler öneriyor. Bu yasaların mevcut metinlerinde yer alan “bir mali yıl” ifadesi “beş mali yıl” olarak revize edilecek.
Tasarı yürürlüğe girmesi durumunda, Rum Kesimi beş yıl boyunca ABD’den silah tedarik edebilecek. Bu gelişme, Türkiye’nin bölgesel güvenlik dengeleri açısından yeni bir diplomatik mücadele sürecini başlatacak olan bir adım niteliği taşıyor.
